Biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?
1980 yılında Mersin’de doğdum. Üniversite hayatımla birlikte Ankara’ya geldim ve burada kaldım. ODTÜ’de BÖTE bölümünü kazandım. Daha sonra bu alanda yüksek lisansımı da tanımlayarak önce üniversitede iş hayatıma deneyimle başladım. Atılım Üniversitesi’nde araştırma görevlisi deneyimim oldu. Sonrasında 2 yıl kadar ODTÜ Koleji’nde bilgisayar öğretmenliği yaptım ve sonrasındaki 17 yıllık sürecimde de TED Ankara Koleji’nde Bilişim Teknolojileri öğretmeni olarak görevime devam ediyorum. Evliyim iki çocuğum var.
Üniversitedeki öğrencilik yıllarınızdan bize bahsedebilir misiniz ?
Ben BÖTE’yi kazandığımda BÖTE bölümü Türkiye’de çok yeniydi ve ben bu bölüme geldiğimde hiçbir fikrim yoktu. Çünkü çok yeni bir bölümdü ve daha mezun vermemişti. Hangi alanlarda çalışabilir, hangi alanlarda deneyim kazanabilirim? Hiçbir fikrim yoktu ama benim hedeflerim de hep Ankara ve ODTÜ vardı. ODTÜ olsun da hangi bölüm olursa olsun mantığı ile sınava girmiştim. Aslında bu böüm puan olarak da oldukça yüksekti. Bu konuda rehberlik öğretmenim benim büyük destekçim oldu. Bu bölümün iş imkanı konusunda çok değerli olduğunu, farklı alanlarda kendimi yetiştirebileceğimi söylemişti. Çok daha farklı bölümlere de gidebilirdim ama bunun sonucunda bu bölümü tercih ettim. Ben Bu bölüme bilgisayarı çok bilmeyerek gelmiştim. Lise yıllarında Windows 3 sürümü ile çalışan bir bilgisayarım vardı ve ben onu üniversite sınavına hazırlanırken bana yardımcı olması için İngilizce çalışırken CD ile listening yapabilmek için kullanıyordum. Bir disketi formatlamak nasıl olur? Hiçbir teknik bilgim yoktu. Sadece dış donanımı tanıyordum. Bu bilgisayarın içinde ne var, ne işe yarar? Hiçbir bilgim yoktu. Bölümümde teknik liseden mezun ve bu konular hakkında ciddi bilgilere sahip arkadaşlarım vardı. Zorlanmadım mı? Tabii ki çok zorlandım. Biz Pascal öğrenmiştik. Hocam bizden Pascal da bir kod yazmamızı istedi oysaki benim hiçbir fikrim yoktu. Çok zorlanarak başladım ama benim bir alanda kendimi geliştirmek ve devamlı öğrenmek isteyen bir yapım var. Çok çabaladım. Bir bilgisayar aldım ve yurt laboratuvarından hiç çıkmıyordum. Sürekli laboratuvarda bir şeyler kurcalıyordum. O hiç formatlamadığım disketi orada formatlamayı öğrendim:) Keyifli bir öğretim sürecimiz oldu. Ama şimdiki BÖTE programlarına bakıyorum sizler için çok daha gelişmiş, çok daha bölümün amacına hizmet eden bir program var. Biz mesela fizik, biyoloji, kimya, tarih aldık. Bölüm derslerimizde çoklu materyal tasarımı vardı. Teorik olarak Mayer Çoklu Tasarım ilkelerini, Bloom taksonomisini öğrendik. Uygulama üzerine çokta pratik yapma şansımız yoktu. Sadece son sene staj deneyimimiz oldu. Sizlerin daha çok üretim amaçlı bir programınız var. Biz tasarım ilkelerini kağıt üzerinde görüyorduk. Uygulama olarak deneyimleme şansımız yoktu. Programlama adına Pascal öğrendik bizde programlama dersi tekti, ileri düzey programlama derslerimiz yoktu ve böyle mezun oldum. Atılım Üniversitesi’nde işe başladım ve elektrik elektronik mühendisliği öğrencilerine C programlama dilini öğrettim. Bunu kendim öğrendim. Bu açıdan şimdi bizim bölümün içerik olarak dersleri daha kapsamlı oldu.
BÖTE bölümünden mezun olan öğrenciler için çok çeşitli iş imkanları vardır. Öğretmenliği de tercih edebilirsiniz, kendinizi yazılımda da geliştirip yazılım anlamında, tasarım alanın da geliştirip tasarım alanında da bir şeyler yapabilirsiniz. Şu andaki program bu yönde ve siz daha şanslısınız. Ama bu bölümde devamlı kendinizi geliştirmeniz gerekir. Farklı branşlardaki öğretmenler için içerik aynıdır ve sürekli yöntem ve tekniklerini değiştirmeleri gerekir ama bizde içerik de sürekli değişmektedir. Bilişim öğretmeninin hem içerik olarak hem de yöntem ve teknik olarak devamlı kendini değiştirmesi ve geliştirmesi beklenmektedir. Ben mezun olup işe başladığımda office eğitimi veriyordum ama şimdi zamanın ihtiyaçları doğrultusunda daha farklı ders içerikleri sunuyoruz. Robotik kodlama, tasarım ya da 3 boyutlu modelleme öğretmeye çalışıyorum. Bu yeterliliklerimi lisans eğitimi ile edinmedim. Bu bölümü okuyan birinin devamlı kendini geliştirmesi gerekiyor.
Peki siz kendinizi nasıl geliştiriyorsunuz?
Okulumda sosyal medya dersleri de veriyorum ve benim için sosyal medya büyük bir bilgi kaynağı. Her ne kadar sosyal medyanın olumsuz etkilerin ön plana çıkartarak değerlendirsek de ben sosyal medyadan inanılmaz faydalanıyorum. Bir network oluşturarak bu bölümden mezun, bu alanda çalışan insanların deneyimlerini öğrenmek adına sosyal medya inanılmaz bir araç. Meslektaşlarım hangi alanlarda çalışıyor? Hangi teknolojileri kullanıyor? Bu konularda bilgi sahibi oluyorum ve daha detaylı araştırmalar yapmaya başlıyorum. Okulun bana sunduğu imkanlar da kendimi geliştirmem adına bana fırsat sunuyor Türkiye’de ilk kez K12 düzeyinde yürütülen uluslararası bir sertifika programının ilk eğitmenlerindenim. BTEC sertifika programı içerisinde görev almam mesleki gelişimime büyük katkı sağladı. BTEC programında sosyal medya ve Bilgi Teknolojileri dersi veriyorum. Öğrencilerim uluslararası boyutta ürün çıkararak sertifikayı hak etmek için çalışıyorlar. Ben de öğretmenleri olarak bu konuda sürekli okuyup kendimi geliştirmeye, diğer ülkelerde ne tür çalışmalar yapılıyor takip etmeye çalışıyorum. Ayrıca pandemi sürecinde de o kadar çok ücretsiz eğitim ve deneyim paylaşımlar oldu ki evet bu kötü süreci; kişisel ve mesleki gelişimimiz için avantaja çevirebiliriz. Erişime açılan birçok kaynak var. Dijital platformdaki kaynaklar bana çok yön veriyor diyebilirim.
Üniversite okuduğunuz şehrin avantajları ve dezavantajları nelerdir? Zorluk çektiniz mi?
Ben Mersinden geldim. Akademik açıdan kıyaslama yaparsam Ankara ile Mersin arasında bu konuda çok fazla fark vardı. Bir defa benim için ODTÜ içerisinde olmak çok avantajlıydı. Stajımı kampüs içerisinde ODTÜ Koleji’nde yaptım. Benim için büyük bir deneyim olmuştu. Kampüs imkanlarından çokça faydalanabiliyordum. Mersin de böyle bir şansım olmayacaktı. Ankara da farklı üniversitelerin BÖTE bölümlerinde neler yapıldığını çok rahat takip edebiliyordum. Staj ve part-time iş imkanları açısından Ankara fazlaca alternatif barındırıyordu. Örneğin 3. sınıf yaz döneminde Başbakanlık Bilgi İşlem Departmanında 1 aylık staj imkanı bulabilmiştim.
Bölümdeyken mezuniyetten sonrasına yönelik çalışmalarınız var mıydı? Mezun olma sürecinde neler yaşadınız?
Yani açıkçası ben bu bölüme girdiğimde ne yapacağım hakkında bir bilgim yoktu. Ama 2. 3. sınıfa geldiğimde kafamda ne yapabilirim sorusunun cevabını şekillendirmeye başlamıştım. Ben öğretmen olmaya karar vermiştim. Staj ve part-time iş deneyimlerim sonucu öğretmen olmaya karar verdim. Bir şirkette yoğun tempoda çalışmayı da deneyimledim. Zor bir süreçti. Öğretmenlik kolay mı? hiç de kolay değil ciddi bir sabır ve sorumluluk gerektiriyor. Bilgiye farklı kaynaklardan devamlı erişen nesil için devamlı öğrenen öğretmen olmak, onları anlamak, onlarla aynı dili konuşabilmek ve çok hızlı tüketen bir nesil için devamlı değişebilmek…. oldukça zor. Bunu başarabileceğime inandım. Ve iyiki de öğretmen olmuşum. Öğrencilerle olmak bana keyif veriyor.
Bizim branşın sunduğu çok farklı iş imkanları var. Deneyimleyerek görmek bence en doğrusu olacaktır. Stajlar, part time işler sizlere de gelecekte yapmak istediğiniz iş ile ilgili fikir verecektir.
Mezun olduktan sonra iş hayatına nasıl başladınız? İlk iş deneyimleriniz nelerdir?
Ben 4.sınıfta kendime part-time bir iş buldum TED Ankara Koleji’nde ölçme değerlendirme biriminde veri girişi yapacak biri aranıyordu ve ben de başvurdum, alındım.
Hep gönlümde yatan TED Ankara Koleji gibi köklü ve başarılı bir kurumda öğretmenlik yapmaktı. Ölçme Değerlendirme biriminde part time çalışırken Bilişim öğretmenliği kadrosunda açık olacak mı diye bekliyordum ama o sene için kadro açılmamıştı. KPSS sınavına girdim. Adana’nın bir köyünde yatılı bölge okuluna atandım. Gittim, baktım, gözlemledim, laboratuvarı bile olmayan bir okula atanmıştım. Daha farklı hayallerim vardı. Bu hayallerimin peşine düştüm. ALES’e girdim. Atılım Üniversitesi’nde bilgisayar mühendisliği bölümünde araştırma görevlisi olarak işe başladım.
Bir sene çalıştıktan sonra ODTÜ Koleji bilişim öğretmeni alım ilanı yayınladı. Hemen başvurdum. Üniversite için biraz daha deneyim sahibi olmam gerektiğini düşündüm. ODTÜ Koleji’nden kabul aldım. Çok güzel deneyimler edindim. Polonya ile ortaklaşa gerçekleştirdiğimiz Comenius projesini başlattım ve öğrencilerimle keyifle çalıştım.
2 sene sonra TED Ankara Koleji bilişim öğretmeni alım ilanını yayınladı. Gönlümde yatan öğretmen olmak istediğim yer TED Ankara Koleji olduğu için başvurumu yaptım ve gerçekleşti. 2004 yılından beri TED ailesinin bir üyesiyim.. Kendimi şanslı görüyorum çünkü sevdiğim bir ortam da sevdiğim bir işi yapıyorum. Başka bir ortamda da kendimi hiç düşünmedim. Çalışmak, başarmak ve destek görmek.. Bir iş dünyasında insanı mutlu eden daha ne olabilir ki…
Şu an pandemi sürecinde tam olarak iş hayatınızda neler yapıyorsunuz? Sizi nasıl etkiledi? Birkaç örnekle açıklayabilir misiniz?
İnanılmaz yoğun bir tempodayız. 7/24 çalışıyoruz. Şuan öğretmenlik dışında farklı görev ve sorumluluklarım da var. Online derslerde öğrenciye rehberlik etmenin yanı sıra hizmet içi eğitim kapsamında arkadaşlarınla da paylaşımı bolca yapman ve onları da bilgilendirmen gereken bir süreç yaşıyorum.. Online derslerimde öğrenciler için dersleri zenginleştirecek araçlar araştırıyorum ve kullanmaya çalışıyorum. Bu araçların süreçteki artılarını ve eksilerini tespit ediyorum ve sonra kurumumdaki diğer arkadaşlarımla paylaşıyorum. Devamlı böyle bir döngü içerisindeyiz. Öğrenciler çok çabuk tüketiyor. Bir araç buluyorsunuz; dersi zenginleştiriyor, aktif bir öğrenim oluyor, ilgi çekiyor ama çocuklar çok çabuk sıkılıyorlar. Belirli bir süre sonra başka araçlar ile karşılarına çıkmanız gerekiyor ki derse olan ilgileri azalmasın motivasyonları düşmesin.
Öğretmenler online öğretim başladığı zamanlarda teknolojiye bu kadar hakim değillerdi. en hızlı şekilde kullanılacak programların tanıtımı gerekiyordu. Bu programların tanıtımı ile başladık sonrasında farklı işbirlikli araçlarla öğretmenler derslerini nasıl sürece uygun hale dönüştürebilir, bu araçların eğitimini verdik. Bilişim öğretmenleri bütün öğretmenlerin acil çağrısı gibi oldu. Bir arkadaşınız teknik sorun yaşıyorsa hemen sizi arıyor. Derslere, platformlara bir yenilik katılması gerekiyorsa devamlı size fikriniz soruluyor. Şu anda bizim rolümüz daha çok ön plana çıktı. Hem derslerimiz hem de kurum içi eğitim anlamında yoğun bir tempodayız. Şirketlerle birlikte işbirliği içerisinde çalışıyoruz. Derslerimizde Microsoft araçlarını kullanmaya çalışıyoruz ama öncelikle biz eğitim alıyoruz ve belgelendiriyoruz. Sonra kurum içerisinde yaygınlaştırıyoruz. Bunun için de ciddi bir emek sarf edilmesi gerekiyor.
Bilişim öğretmenlerinin okuldaki teknik sorunlarda yeterli olup olmaması hakkında neler düşünüyorsunuz?
Tasarım, yazılım, ağ sistemleri… belirli yetenekleriniz ve ilgi alanlarınız vardır ve kendinizi bu alanlarda geliştirip çalışabilirsiniz. Bir projede görev aldığınızda herkesin bir görevi vardır. O alanda en iyisini yapmaya çalışırsınız. Ama bir bilişim teknolojileri öğretmeni iseniz az da olsa ağ kurulumunu bilecek az da olsa donanımsal sorunlara da çözüm getirebilecek az da olsa yazılım konusunda fikir sunabilecek bilginiz ve birikiminiz olmalı diye düşünüyorum.
Hocam, Bilişim Teknolojileri ve Yazılım zümre başkanlığı konumunda olarak ne gibi görevler yapmaktasınız?
Biz ortaokul zümremizde 4 arkadaşız. Zümre arkadaşlarımın ders dağılımını, ders içi ve dışı etkinliklerin planlanmasını, idari birimimizle iletişimi sağlıyorum. Yapılacak çalışmalarda görev dağılımını ve sürecin kontrolünü sağlamaya çalışıyorum.
TED Ankara Koleji çok büyük bir eğitim kurumu. İletişimin hızlı ve aksamadan yürütülmesi gerekmekte. Zümre başkanı olarak bilgi akışını sağlamaya çalışıyorum.
Zümremde çok güzel bir ekiple çalışıyorum. Tek bir amaç için hepimiz sürekli üretiyor, paylaşıyor ve birbirimize saygı duyuyoruz. Bunların yanı sıra diğer zümreler ile iletişimi sağlamak da zümre başkanı olarak sorumluluklarım arasında yer almakta.
Mesleğinizi yapmak isteyen öğrencilere tavsiyeleriniz nelerdir?
Betül Mardin’in bir sözü var: Ben mesleğimi genç tuttum, mesleğim de beni genç tuttu. Bu söze çok inanıyorum ve uygulamaya çalışıyorum. Bizim branşımız çok nankör. Devamlı güncellenen ve değişen bilgileri takip etmeniz kendinizi yenilemeniz gerekmekte. İlk tavsiyem bu ifadenin derin anlamını benimsemeleri olacaktır.
Özellikle öğretmen olmak isteyen öğrenciler için ise; öncelikle büyük sorumluluk ve sabır isteyen bir rol için hazırlar mı bunu çok iyi düşünmelerini söyleyebilirim. Karşınızda ne söylerseniz, yaparsanız bunu alacak, hayatına katacak ve benimseyecek, sizi rol model olarak görecek bir sürü öğrenciniz var. Onlara doğru bir şekilde bu sabırla, bu merhametle ve iyi niyetle yaklaşabilecekseniz, evet öğretmen olun derim. Zaman zaman onlar sizden çok daha iyi bilebiliyorlar, onlarla bu bilgi yarışı içerisinde var olmak zorundasınız. Sabır ve sorumluluk anlamında hazır mıyız? öncelikle kendilerini değerlendirmelerini öneririm.
Şimdiye kadar olan tecrübeleriniz doğrultusunda özel sektörde BÖTE bölümlerinin yeri nedir? Özel sektörde yer edinmekte bize engel olabilecek durumlar nelerdir?
Açıkçası BÖTE bölümlerinin iş imkanları çok fazla. Özel sektörde istihdam edilebilme anlamında çok fırsat var. Sadece insanın kendini o yeterlilikte donatması ve belgelendirmesi gerekiyor. Maalesef bölümden aldığınız diploma yeterli olmuyor çağımızda. Kendinizi geliştirip aldığınız belgeler, sertifikalar bir çok kapıyı sizlere açacaktır.
Lisansta öğrendiğimiz bilgiler ile yetinirsek meslek hayatında yer edinmek zor olacaktır.
BÖTE mezunlarının atamalarında sorunlar yaşanıyor. Bu durumdan hareketle BÖTE’lerin geleceği hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Pandemi den sonra bir çok şeyin değişeceğini umut ediyorum.Online öğretim ile birlikte bilişim eğitiminin önemi farkedildi, eksiklikler hissedildi..Birçok çalışma başlatıldı ve bunlar daha da artarak devam edecektir diye düşünüyorum.
Bir öğretmen adayının sizin okulunuzda işe başlama süreci nasıldır? Nelere dikkat ediyorsunuz?
TED Ankara Koleji’nde şöyle bir işe alım süreci var. Öncelikle başvuru yapan adaylar yazılı bir sınavdan geçiyor. Bu yazılı sınavda adayların akademik bilgisi ölçüyor ve bir eğitimci olarak çeşitli durumlarda öğrenciye olan tutumu ve yaklaşımı belirli sorularla gözlemlenmeye çalışılıyor. Bu yazılı sınavda barajı geçen adaylar mülakata alınıyor. İdarecilerimiz ve bölümün uzmanları bir araya gelerek adayla sohbet ediyorlar. İletişim becerilerine bakıyorlar, sorunları örnekleyerek bu sorunlarda nasıl davranacaklarını gözlemlemek adına onlara fikirlerini soruyorlar sonrasında küçük bir ders gözlemi gerçekleştiriyorlar.
Değerlendirmede bu aşamaların yanı sıra adayın deneyimleri, akademik olarak bölümünü iyi bir dereceyle bitirmiş olması, farklı belge ve sertifikalar ile portfolyosunu zenginleştirmiş olması özel bir okulda her zaman tercih nedenidir. Dil bilmek gerçekten çok önemli. Bilişim anlamında özellikle birçok teknolojik terminoloji hep yabancı dil üzerine kurgulanmış. Burada derslerimizi İngilizce anlatmıyoruz ama terminolojileri İngilizce olarak öğretiyoruz öğrencilerimize. Her zaman dil yeterlilik belgesi öğretmen adayı için artı puan kazandıracaktır. Ayrıca referanslarda çok önemli.. Kimlerle çalışmışsınız ve bu kişilerin gözlemleri sonucu sizler hakkında nasıl görüş bildirmişler bu da çok önemli.
Lisans hayatınızda yaptığınız çalışmaları ve projeleri bir portfolyo şeklinde hazırladınız mı? Hazırlamanın önemli olduğunu düşünüyor musunuz?
Ben yapmadım ama yapmanızda büyük fayda var. Başvuru süreçlerinde portfolyolar büyük önem kazanıyor. Başvuru yaptığınız kurumlara deneyimlediğim, değerlendirdiğim bütün ürünler burada diyorsunuz. Zaten artık hayat dijitale dönüştü. Şu zamanda mülakatlar bile dijital yürütülüyor. Bu şekilde portfolyolarınızın olması çok önemli. Bence kesinlikle çalışmalarınızı bu şekilde bir arada tutmanız faydalı olacaktır.
Sorularımızın sonuna geldik hocam, sizin eklemek istediğiniz herhangi bir şey var mıdır?
Deneyimlerim ve fikirlerimle umarım ki kariyer planlaması konusunda sizlere katkı sağlayabilmişimdir. Beni ağırladığınız için çok teşekkür ediyorum.
BÖTE her geçen gün değer kazanan ve gerekliliği hissedilen bir bölüm. Farklı kariyer olanakları sunuyor ancak hayattaki en büyük huzur ve mutluluk insanın sevdiği işi yapmasıdır. Tercihiniz her zaman sevdiğiniz işi yapmaktan yana olsun. Hayal edin ve mutlu olacağınız hayalin peşinden koşun. Bunun için çaba harcayın.